Cengiz BÖLÜKBAŞI

Tarih: 22.09.2025 13:35 Güncelleme: 22.09.2025 13:35

TEDBİR

Hafta sonu bölgemizde ciddi yağmurlar maalesef beklenen sel felaketlerini de birlikte getirdi.


AKÇAABAT’TAN

Cengiz Bölükbaşı

cengizbolukbasi@gmail.com

 Uzun zamandır kendime vakit ayıramıyordum. Hafta sonu Rize ve Artvin gezilerimiz olsun diye planlama yaptık ailemle. Rize’ye, önce meşhur çay bahçesine sonrada oradan Çamlıhemşin’e Zil Kalesine ve Palovit şelalesine gittik. Yağmur hafif yağama başladı başlangıçta her şey normaldi. 

Dere yatağına yapılmış bungalov evlerden birinde kalmak istedik fakat hem fiyatı anormal hem de bana biraz güvensiz geldi. Gelenleri kazıklamak için uçuk fiyat verenlerden Allah razı olsun. Zira belki de uygun fiyatta olsaydı şu an Karadeniz’e kısa yoldan giden birisi olarak belki de bu yazamayacaktım.

Neyse gece yağmur bastırdı ve Fırtına deresi fırtına gibi akmaya ve sağı solu dövmeye başladı.

Kaldığımız yerde kahvaltı için indiğimizde devlet erkanını gördük. İçimden “gerek yoktu iki gözüm bunca karşılamaya, aman canım bu ne hürmet” diye espriler yaptım ama garip şeylerin olduğunu anladık elbette. O kadar gazeteciyiz yani. 

Güvenlik bürokrasisinden bir dostumuza olayı sordum. “Abi, 100 metre aşağıda bungalov evler sele kapıldı, yolların yarısı yıkıldı, tek şerit gidiliyor.” dedi. Durumun devamını sordum. “Yol tamamen çökecek acele etmezseniz birkaç gün burada kalabilirsiniz.” dedi. 

Kahvaltımızı yapıp yola çıktık. Her köprünün başında bir jandarma geçişleri yasakladı. Yollar çökmüş ve bir köprü yıkılmış. O arada Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Abdulkadir Uraloğlu’nun konvoyuyla karşılaştık. 

Olay yerine an itibariyle gelmiş ve olayı yerinde incelemiş. Gözümle gördüm. 

Rize valisi AFAD ve Meteoroloji’nin uyarılana kulak asmış ve geceden dere yatağından olan yerleşkelerin tahliyesi talimatını vermiş. Yani belki de binlerce kişinin hayatını bir talimatla kurtarmış.

Diyeceğim o ki tedbir alınca takdiri de Hakk Teâlâ farklı yapıyor demek ki.

Aynı saatlerde birkaç kameradan Akçaabat’ı izledim. Akçaabat’ta da yağmur öncesi menfezler ve mazgallar temizlenmiş, müdahale erkenden başlamış. Ve onca yağmura rağmen Akçaabat’ta kimse mağdur olmamış.

Efendiler ve de hanımefendiler yıllardır buradan bunu haykırıyorum işte.

Bu işlerin sağı, solu, ortası, siyaseti yok.

Bu şehirde uğranılan her zarar benim de cebimden çıkıyor. Ben, benim paramın sokağa atılmasını istemediğim için dertleniyorum. Buradan birililerine göre muhalefete birilerine göreyse hakkı teslim ettiğim yazıları bunun için yazıyorum.

Yoksa iki satır güzelleme yazsısı yazıp otururum aşağıya.

Hasılı kelam tedbir alan başta Başkan Osman Nuri Ekim’e, Fen İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Serkan Özdemir’e, Fen İşleri Müdürü Mustafa Berber’e ve onların özelinde tüm personele Akçaabat adına teşekkür ederim.

Demek ki yapınca oluyormuş. Demek ki istenilince de yapılabiliyormuş.

Seyahatimiz aşırı yağışlardan Artvin’e çıkmadan son buldu ve şimdi bu yazıyı size Samsun’dan yazıyorum. Birkaç gün yokum. Tadını çıkarın. Kalın sağlıcakla…