KÖŞE BUCAK
Mehmet Salih KÖSE
Eğitim Uzmanı
Sonra, geçtim klavye başına, o anki duygularım kaybolmasın diye kayda geçmek istedim. Bu yazıyı yazıyorum.
Önce şunu yazayım, sizleri çok seviyoruz, sahada ter döken çocuklar ve onlara azmi aşılayan, değer veren Cemil (Kalkışım) Usta ve ekibi.
Sakın sormayın bu sevgi ne kadar? Dünyalar kadar desem olmaz, ben sizi renginiz kadar seviyorum. Renginiz kırmızı ve beyaz yani al bayrak. Sebat ismi, bayrak kadar değer taşır benim gönlümde.
Herkesin beğendiği renkler vardır. Hani Edip Cansever "Maviyi soruyordun, gözlerimden yüzüme yayılan maviyi mi/Bir renk değildir mavi huydur bende.” der ya bir şiirinde, işte kırmızı ve beyaz renkleri bir semboldür benim gönlümde. Hele de Sebat Gençlik yaşatırken o heyecanlı dakikaları, o güzel galibiyetleri.
Kısaca bizimkisi bir aşk hikayesi. Kırmızı-Beyaz renkli bir film gibi. Araştırırsan mazisi dayanır ta 1923'e. Yani Cumhuriyet'e. Cumhuriyet de hep Kırmızı-Beyaz değil mi?
Sebat, soylu bir kelime. Her ne kadar kökü Arapçadan gelse de artık söylene söylene bizim olmuş bir kelime. Yani bu kelime çok değerlidir. Hele de “Ben Akçaabatlıyım” diyenler için. Sebat, romanlarda, filmlerde, şarkılarda, edebî eserlerde geçse de çoğu insan, Sebat adını (Sebat İdman Yurdu, Sebat Spor, Sebat Gençlik) çok duymuş ve görmüştür toprak sahalarda, yeşil çimenlerde.
Sebatlı kişi, ele aldığı bir işi sonuna kadar götüren kişidir. İşte bu kişi de daha önceki yıllarda, Kazım Kolotlar, Aslan Kalıntaşlar, Hasan Çavuşoğulları, Emin Serdarlar, Mevlüt Selami Yardımlar olmuştur. Şimdi bu sorumluluk Cemil (Usta) Kalkışım’ın sırtındadır. Üç yıldan beri bu yolda emek vermektedir. Bu sebeple toplumun saygı ve sevgisini kazanmıştır. Anladığım kadarıyla da şampiyon olma işini bu yıl, bu şehre getirecektir. Bu sebeple buradan bir daha yazıyorum: Sizi seviyoruz Cemil Usta ve ekibi. Size de yeni dünyaların kapıları açılacak çocuklar. Sizler de bugünkü galibiyetle bir daha girdiniz kalbimize. Siz hocalar, bu spor dünyası, biliyorum sizi size bırakmazlar. Her söylenene kulak asmayın; sizleri bu şehir kadar bir başka şehir sevemez. Birbirinizi seven, tutkun olan bir ekip oluşturdunuz, başarmak en güzel şarkınız olsun. Biz sizleri mütevazı duruşunuzla sevdik.
Gelelim sahada ter döken çocuklara. Güzel oyun, birliğiniz, dayanışmanız sizleri büyütür. Sizlerin, bu şehre bir şampiyonluk getireceğinize inanıyor ve sizlere güveniyoruz. Biliyorsunuz, güvenmek sevmektir. “Futbolcuya güven olmaz” derler ama siz öyle değilsiniz. Sizlere o gözle bakmadık, bakmıyoruz. Çünkü, renginiz kırmızı beyaz. Şampiyon olmanın güzelliğini sizlerde görebiliyor ve yaşamak istiyorsunuz.
Gelelim bu Çarşamba’ya. Bu maç festival havasında olmalı. Siz değerli futbolcular, sahada en güzel oyununuzu oynarken, bütün Trabzon ve Akçaabat arkanızda olmalı. Olacak da...
Benim buradan Sayın Cemil Başkana ve ekibine bir önerim var. Bu maç öncesi tribüne Akçaabat Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü öğrencileri orkestraları ile gelsinler. Maç öncesi şarkılar, marşlar söylesinler. İstiklal Marşımızı Belediye Bandosu sahada canlı çalsın, bizler tribünde coşku ile söyleyelim. Saha ve tribün bayraklarla, balonlarla süslensin. Hiç kimseye bizim formamız kadar yakışmamış, kırmızı beyazın renkleri arasında bir maç yapalım. Hep beraber şampiyonluğa, o gün daha emin adımlarla koşalım. Tarih yazacak o Çarşamba gününü. O gün, en güzel şarkıları söyleyelim, gelecek günlere. Şen olalım. Duyguların, coşkuların, neşenin, lezzetlerin en güzelini yaşayalım o gün.
Bu hafta çifte bayram yaşatın bize çocuklar. Sizleri daha iyi tanısın, şu çirkef futbol dünyası. Sizleri seven, arkanızda koskoca bir şehir var. Sahada maçlar kolay kazanılmıyor. Unutmayın, kolay kazanılan başarıların ömrü kısadır. Artık atın golleri, sökün ağları. Ne duracak bu azminiz önünde? Sırada olan kimse gelsin.
Kutluyorum hepinizi Sebat Gençlik camiası; idarecisi, futbolcusu, hocası, çalışanı, seyircisi. Şampiyonluğun rengi Kırmızı-Beyaz'. Bu renkler daha çok yakışır.