KÖŞE BUCAK
Mehmet Salih KÖSE
Eğitim Uzmanı
Bir türkü ile uyur, bir türkü ile kalkardı. O türkülerle çok engeller geçti, dağlar açtı. Kattı önüne Denizgücü’nü, Karagücü’nü, Havagücü’nü. Sadece onlar mı? Adana Mensucat vardı ezip geçtiği. Sonra Samsun Demirspor. Hatta Bulancak. Veriyordu futbolun amatörce mücadelesini. Eski minibüslerle çıkardı yolculuğa taraftarıyla. Diyarbakır'da saatlerce sahada korku ile kalmak da vardı. Mardin'de, Erzurum'da, Çayeli'nde taş yemekte. Başlıyordu deplasman yolculuğu ya köfte ekmek veya helva ekmekle. Futbolun ulu bir çınarıydı adı çeşitli defalar değişse de kök adı Sebat.
Bugün birçok insan bilmese de görmese de Sebat adı yazılıdır Türk Futbol tarihinde. İlkleriyle yaptıklarıyla.
Şimdi hangi takım Başbakanlık Kupası’na Ankara'da çıkar ve seyirciyi selamlar, rakip takım Ankaragücü'ne çiçeğini verir, sonra döner soyunma odasına girer, maça çıkmaz. Hem de o zamanki Başbakan Süleyman Demirel'in önünde. Hangi takımda vardır böyle korkusuz koca yürek. İşte o yıllar hak arama uğruna böyle bir çılgınlık da yapmıştı Sebat.
Şimdi hakemler için atılan çığlıklar, o yıllar masa başı oyunlara atılırdı. Bu konuda da öncüydü Sebat.
Güzeldi Sebat sevgisi denizine karışmak. O müthiş maçları seyretmek ve o türküyü Akçaabat plajında geceleri söylemek, hafta sonu maçta tekrarlamak: Şen ola Sebat şen ola.
Bu bir mücadelenin Türkiye Amatör Şampiyonu üç yıl üst üste olmanın türküsüdür. Şimdi o kupalar bu kulübün müzesinde uyuyor. Sonra yavaş yavaş inişler ve çıkışlar. Önce bu yolculuk Kazım Kolot ile başlar. Kazım Kolot adı bir zamanlar Sebat demekti. Sonra Mevlüt Selami Yardım. Daha önceleri Aslan Kalıntaş, Hüseyin Reis, Hasan Çavuşoğlu, Ayhan Kan, Sıtkı Hacısalihoğlu, Ali Kemal Başaran ve daha nice unutulan güzel isim.
Öyle maçlara çıktı ki sıcak ekmek, demli çay ve zeytin bal gelirdi futbolculara. Emeği vardır bu tarlada malzemeci Şevki'nin, Şoför Atilla'nın, Ayaz Salih'in. Hatta Kör Celal'in, Pirali'nin bile.
Sonra bir dönem felaket.
İne ine ta Trabzon amatör kümeye. Sonra işi ele alan bir avuç genç. Başlarında ‘Dinamit’ gibi bir başkan. Sonra Bölgesel Amatör Lig.
Yeni adı artık Sebat Gençlik.
Rıhtımda kaptanı bekliyor bu muhteşem gemi. Bakıyorlar gelip geçen kasaba ve belediye takımlarına. Gözler yağmurlu. Neden bu gemiyi limandan çıkarmıyor bir kaptan. Burada çakılı kalmak rahatsız ediyor vefakâr bir avuç taraftarı. O türkü hala kulaklarda: Şen ola Sebat şen ola. Ama ne zaman şen olunacak?
Bunu düşündü insanlar. Çaldılar kapısını, Cemil Usta'nın. Çünkü sabırsızdı bu şehir. Cumhuriyet'in yüzüncü yılında başarılı olmalıydık. Hadi o yıl olamadı, kıl payı kaçırdık. 101. yılı var. Cemil Usta ve ekibi bunu bir görev bildi. Çıktılar bir yola, el ele birlikte. Dillerinde yine o türkü: Şen ola Sebat şen ola.
Biliyorlardı ki bu kent bu futbol acısını daha çok çekemeyecek. Trabzon futbol için koca bir tarla. Sebat Gençlik Karadeniz’de beyaz yelkenini açmış bir sandal. Yetiştirecek, Trabzonspor’a verecek. Futbolcu dediğin amatör ruh ile bu toprağın bağrında yetişecek. Her ne kadar bu günlerde Trabzon futbolu biraz yara alsa da bu güneş tekrar Sebat Gençlik ile tomucuk açacak, Trabzonspor’da gelişecek. Bu inançla bu gemiye kaptan, başkan oldu Cemil Usta. Azimlidir, ticari başarısını futbolda da idarecilikte de gösterecek. Bunun için o da o şarkıyı söylemeye başladı. Büyük denizlere açıldı, büyük dalgalarla boğuşarak. Çünkü Sebat ismi Akçaabat'ta, horon kadar, köfte kadar, yağ kadar markaydı.
Yanlışlıklar yapılmadı mı, deplasmanlarda ve iç sahada bu takıma? Yapıldı. Gözlerimizle gördük ve yaşadık. Geçen yıl kaybedilen şampiyonluk bir örnektir. Ama Cemil Usta ve ekibi centilmendi. Sustular, gelen takımların idarecilerin, hoş karşıladılar. Rakip takımlara gelin Akçaabat'ta konaklayın, açıktır sizlere kapılar. Rakip takımlar için çıkmadı ağızlardan kötü bir söz. Örnektir buna geçen yıl yapılan Muşspor maçı. Sebat taraftarı yenince sevinir ama asla rakip takımın gelen seyircisine kötü söz söylemez. İsterler ki gelsinler Akçaabat'ta gezsinler, köftesinden tatsınlar. Çünkü Cemil Başkan aynı zamanda temiz bir ticaretçi ve köftecidir.
Bu yıl alına futbolcular Cemil Başkan’a verdiler söz. Bir üst lige çıkma yılı bu yıldır. Hocalar maç maç verdiler taktiği sürdüler takımı sahaya. Bugün Sebat Gençlik lider. Halbuki bazı rakip takımların spor yorumcuları sene başında cılız buluyordu bu takımı. Şimdi başarısına hayretle bakıyorlar.
Artık hedef belli. Bu yıl şampiyonluk. Ama bir sorun var. Hâlâ bu şehir altı kilometre uzakta stada gidip de Sebat Gençlik'e destek vermiyor. Veren var ama bence sayı az. Bilmiyor bazı insanlar bu şehrin kültürel köklerini. Göremiyorlar Sebat Gençlik'in şampiyonluk yolunda çiçek açtığını.
Sadece Akçaabat mı? Bu Trabzon halkı hep iddialı olmayı, başa oynamayı sever. Sanki Trabzonspor bu iddia içinde bu yıl olamayacak. O zaman şampiyon olma heyecanını gelin Sebat Gençlik ile yaşayalım. Yıl sonunda güzel türküler söyleyelim, omuz omuza.
Ey şehir, futbol dünyasından umut getirdim sizlere.
Benim adım Sebat Gençlik.
Bu yolda yürüyorum biraz da amatör ruhumla.
Gözümüzde yok paranın sıcaklığının.
Sizlerin alkışları bize yeter.
Sonra gülümsemeniz, eğlenmeniz.
Çok hoşumuza gidiyor o tribünde şarkı söylemeniz.
Hüner para değil, futbolcu olarak taşıdığımız ruhta. Oynandığımız futboldaki hızdadır. Adem Hocamız, İbrahim Hocamızın bizlere verdiği taktiktedir. Bizi destekleyen başkanımız Cemil Bey'de ve ekibindedir.
Bırak futbolum iğrenç tarafını. Bizi de bir izleyin, bizdeki azmi görün. Çıkın gelin maçlara, maçlarımız sizinle daha güzel oluyor.
Ne güzel olacak Güneşli şampiyonluk günler. Seyret bizi sahada senin de sözlerin arasında olsun o türkü: Şen ola Sebat şen ola...
Teşekkürler çocuklar bu hafta da lidersiniz. Teşekkürler Cemil Başkan ve ekibi. Baharda yeni çiçekler açacak bu şehirde. Yolunuz açık, bahtınız aydınlık olsun.