Kuru, yaptığı açıklamada, "İnsanlık tarihine geçerek soykırıma varan zulümleri neden Müslüman ve Türk coğrafyalarında görmekteyiz?" sorusunu dile getirdi. İran ve İsrail arasındaki geçmişten günümüze değişik durumlarıyla bilinen gerilimin Filistin ve Gazze'de yaşanan dramatik olaylarla daha da derinleştiğini vurgulayan Kuru, İsrail'in saldırılarında İran'a yönelik iki generali ve vatandaşları katledildiğini belirtti.
Gazze'deki insanların maruz kaldığı acıların, İsrail'in saldırılarıyla binlerce kişinin hayatını kaybetmesine ve milyonlarca insanın evsiz kalmasına neden olduğunu hatırlatan Kuru, "Bu duruma rağmen, Ümmet'in bu zulme karşı sessiz kaldığını görmekteyiz. İran'ın İsrail'e yaptığı saldırının ardında yatan gerçek nedir?" diye sordu.
Kuru, İran'ın 13 Nisan'da gerçekleştirdiği füze saldırısının BM Temsilcisi tarafından hedefine ulaşıldığı açıklamasına dikkat çekerek, dünyanın İsrail'in Filistin'i bombalamasına neden sessiz kaldığını sorguladı.
İran'ın İsrail'e karşı gerçekleştirdiği saldırının "su üstüne yazı yazmak" olduğunu ifade eden Kuru, İran'ın daha önce İsrail'e doğrudan karşılık vermediğini ancak bu kez açıkça saldırdığını belirtti.
Ancak İsrail'in saldırı sonrası sadece bir askeri üste hasar ve bir yaralı olduğunu ifade ederek hava sahasını açtığını ilan ettiğini hatırlatan Kuru, "İran'ın saldırısı sonuç olarak 'danışıklı döğüş' olarak nitelendirilebilir" dedi.
İsrail ve İran arasındaki saldırıların değişik sahalarda meydana gelmesinin sürpriz olmadığını vurgulayan Kuru, dünyanın İsrail'in vahşetini durdurmayı ve kınamayı neden ihmal ettiğini sorguladı.
HABER MERKEZİ