Çare Milli Görüş’te

Yeniden Refah Partisi Trabzon İl Başkanı Süleyman Pulat:

Çare Milli Görüş’te

Genel Başkanlığını merhum Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın yaptığı Yeniden Refah Partisi’nin Trabzon’daki kongre süreci İl Başkanlığı Seçimi ile tamamlandı. Partinin Kurucu İl Başkanı Mustafa Durmuş, gerçekleştirilen seçimde bayrağı Süleyman Pulat’a devretti.

Drumuş’un Millî Görüş’ün ruhu, samimiyeti, ihlası ve dava adamlığına şahitlik ettiğini belirterek görevi devralan Süleyman Pulat, ilk ilçe ziyaretini Akçaabat’a gerçekleştirdi.

Beraberindeki Yeniden Refah Partisi Akçaabat Kurucu İlçe Başkanı Barış Sandıkçı ile İlçe Yönetim Kurulu’nu ziyaret eden İl başkanı Süleyman Pulat, “Biz büyük bir aileyiz ama aile partisi değiliz.” dedi.

1994 yılından beri Akçaabat’ta ikamet eden ve merkezi Akçaabat olmak üzere Trabzon’un birçok ilçesinde faaliyet gösteren iş yerleri bulunan Pulat, Refah Partisi ve Fazilet Partisi sonrasında siyasete bir süre ara verdiğini, Yeniden refah Partisi ile de yeniden siyasete döndüğüne vurgu yaparak, şunları söyledi:

“Türkiye’de gördüğümüz bir şey var. Hakikaten nereye gidersek gidelim milli görüş deyince yeniden Refah partisi deyince Erbakan Hoca deyince, Dr. Fatih Erbakan deyince insanımızın hakikaten saygıyla minnetle şükranla yâd ettiğini görüyoruz. Gerçekten sokakta çok ciddi bir karşılığı var. Bu inanılmaz bize haz veriyor. Erbakan ismine insanımızın bir saygısı var. ‘Biz zamanında Erbakan Hocamızın kıymetini bilmedik’ diyorlar. Böyle bir öz eleştiri alıyoruz. Yani bize oy vermemiş insanlar bunu söylüyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan da Erbakan Hocamızın ismini kullanıyor. Sadece kullanmakla da değil mesela bir il başkanı bir yere aradıkları zaman Millî Görüşçü olmasını arıyor. Bir yere bir bürokrat atayacaksalar yine Millî Görüşçü arıyorlar. Niye? Birçok denemelerden geçtiler. Birçok il ‘kandırıldık’ hikâyeleri anlattı bize. Aslında il idarecilerimizin feraset sahibi olması lazım. Biz belki halk olarak burnumuzun dibini göremeyebiliriz ama idareciler, hele de liderlik vasıfları varsa ve toplumları yönetiyorsalar dağın arkasını görmeliler. Dolayısıyla hem Cumhurbaşkanımız hem de bugün Türkiye’de baktığımız zaman eğer Millî Görüş kökeninden gelen insanlar varsa onları ayrıcalık tanınıyor. Bizim aslında Türkiye’de gezmişliğimiz teşkilatlanmamızda da bunu çok net şekilde gördük. Halkımızda bunu farkında. Onun içinde bir teveccüh içerisindeler. Bizi çare olarak görüyorlar. Tek ümit olarak düşünüyorlar.”