Trabzon’un geçmişte yaşadığı büyük sel felaketini hatırlatan bu durum, özellikle Akçaabat’ta dere yataklarına yapılan yapılaşmaların ve altyapı eksikliklerinin ne denli büyük bir risk oluşturabileceği konusunda ciddi endişelere yol açtı.
19 Haziran 1990 tarihinde yaşanan şiddetli yağışlar sonrasında Trabzon ve çevresinde büyük zararlar meydana gelmişti. Akçaabat, Maçka, Vakfıkebir ve Tonya gibi ilçelerde evlerin yıkılması, iş yerlerinin ve tarlaların sular altında kalması gibi felaket sonuçları yaşanmıştı. O dönemde 21 kişi hayatını kaybetmiş, birçok kişi de yaralanmıştı. Özellikle Akçaabat’ta dere yataklarına yapılan evler ve işyerleri, azgın sularla yerle bir olmuştu.
Felaketin ardından bölgede ciddi bir yeniden yapılanma süreci başlatılmış olsa da aradan geçen 34 yılın ardından dere yataklarındaki yapılaşmaların hala devam etmesi, benzer bir felaketin tekrar yaşanabileceği endişelerini de beraberinde getirdi.
Akçaabat’ta bazı derelerin üzeri hala kapalı durumda. Özellikle bu aylarda aniden bastıran sağanak yağışlar su taşkınlarına neden olurken, Akçaabat’ın olası bir sele ne kadar hazırlandığı konusunda ciddi endişeler var.
2 yıl önce eski Milli Eğitim Müdürlüğü binası ve balıkhane yıkılarak Hamam Deresi’nin üzeri açıldı. Aradan geçen onca yıla rağmen Akçaabat Kadınlar Pazarı’ndan geçen derenin üzeri halen kapalı ve üzerinde işyerleri var. Öte yandan Akçaabat Kireçhane Deresi boyunca dereye sıfır konumda binalar var. Söğütlü Mahallesi’nde de benzer durumlar mevcut.
Akçaabat Belediyesi ve ilgili kurumlar, sel riskine karşı alınabilecek tedbirler konusunda çalışmalarını sürdürüyor olsa da vatandaşlar ve uzmanlar, mevcut yapılaşma düzenlemelerinin yeterli olup olmadığı konusunda endişelerini dile getiriyor. ‘Akçaabat olası bir sele karşı hazır mı?’ diye soruyor.
HABER: NESRİN BAYRAM
